30 Aralık 2025

Siber Güvenlik Bülteni - Aralık 2025

 

Bültenimizin Aralık Ayı konu başlıkları; 
    • 5 Yıllık FortiOS SSL VPN Açığı: VPN Hesaplarında 2FA Atlama 
    • GlobalProtect ve SonicWall Hedefte: 7.000+ IP ile Kimlik Bilgisi Odaklı Saldırı Dalgası
    • Ivanti EPM Alarmı: Kritik XSS Açığı Uzaktan Kod Çalıştırmaya Gidiyor
    • 16 TB’lık Açık Veritabanı Felaketi: 4,3 Milyar Profesyonel Kayıt İfşa Oldu
    • 2025 Ransomware Saldırıları Özeti

    5 Yıllık FortiOS SSL VPN Açığı: VPN Hesaplarında 2FA Atlama

    Fortinet, FortiOS SSL VPN’de beş yıllık bir güvenlik zafiyetinin belirli yapılandırmalar altında sahada  aktif olarak kötüye kullanıldığını gözlemlediğini açıkladı.

    Söz konusu zafiyet CVE-2020-12812, FortiOS SSL VPN’de yer alan hatalı kimlik doğrulama zafiyetidir. Bu zafiyet, kullanıcı adının büyük/küçük harf yapısı değiştirilerek, kullanıcının ikinci faktörlü kimlik doğrulama (2FA) istenmeden başarılı şekilde giriş yapmasına olanak tanıyabilir.

    Fortinet, Temmuz 2020’de yaptığı açıklamada durumu şöyle özetlemişti:

    “Bu durum, iki faktörlü kimlik doğrulama ‘user local’ ayarında etkinleştirildiğinde ve kullanıcı kimlik doğrulama türü uzak bir kimlik doğrulama yöntemi (örneğin LDAP) olarak ayarlandığında ortaya çıkar. Sorun, yerel ve uzak kimlik doğrulama mekanizmaları arasındaki tutarsız büyük/küçük harf duyarlılığından kaynaklanmaktadır.”

    Bu zafiyet, o tarihten bu yana birden fazla tehdit aktörü tarafından aktif olarak istismar edilmektedir. Ayrıca ABD hükümeti, 2021 yılında çevre cihazlarını hedef alan saldırılarda silah haline getirilen zafiyetler arasında bunu da listelemiştir.

    Fortinet, 24 Aralık 2025 tarihinde yayımladığı yeni bir güvenlik duyurusunda, CVE-2020-12812’nin başarıyla tetiklenebilmesi için aşağıdaki yapılandırmaların mevcut olması gerektiğini belirtti:

    • FortiGate üzerinde, LDAP’e referans veren ve 2FA etkin olan yerel kullanıcı kayıtları
    • Bu kullanıcıların LDAP sunucusunda bir grubun üyesi olması
    • Kullanıcının üyesi olduğu en az bir LDAP grubunun FortiGate üzerinde tanımlı olması ve bu grubun bir kimlik doğrulama politikasında kullanılması (örneğin yönetici erişimiSSL VPN veya IPSEC VPN)
    Bu ön koşullar sağlandığında, zafiyet şu sonuca yol açar:
    2FA yapılandırılmış LDAP kullanıcıları güvenlik katmanını atlayarak doğrudan LDAP üzerinden doğrulanır. Bunun temel nedeni, FortiGate’in kullanıcı adlarını büyük/küçük harfe duyarlı olarak ele alması, LDAP dizininin ise duyarlı olmamasıdır.

    Fortinet durumu şöyle açıklıyor:

    “Kullanıcı ‘jsmith’ yerine ‘Jsmith’, ‘jSmith’, ‘JSmith’, ‘jsmiTh’ gibi birebir aynı olmayan bir büyük/küçük harf kombinasyonu ile giriş yaparsa, FortiGate bu girişi yerel kullanıcı ile eşleştiremez.”

    Bu durumda FortiGate, alternatif kimlik doğrulama seçeneklerini değerlendirmeye başlar:

    Yerel kullanıcıyla eşleşme başarısız olduktan sonra, ikincil yapılandırılmış ‘Auth-Group’ grubunu ve buradaki LDAP sunucusunu bulur. Kimlik bilgileri doğruysa, yerel kullanıcı politikalarındaki ayarlardan (2FA veya hesap devre dışı olsa bile) bağımsız olarak kimlik doğrulama başarılı olur.

    Bu zafiyet, yönetici veya VPN kullanıcılarının 2FA olmadan doğrulanabilmesine neden olabilir.

    Fortinet, bu davranışı düzeltmek için Temmuz 2020’de şu sürümleri yayımlamıştır:
    • FortiOS 6.0.10
    • FortiOS 6.2.4
    • FortiOS 6.4.1

    Bu sürümleri henüz kullanmayan kurumlar, tüm yerel hesaplar için aşağıdaki komutu çalıştırarak kimlik doğrulama atlatma riskini azaltabilir:

    set username-case-sensitivity disable

    FortiOS 6.0.13, 6.2.10, 6.4.7, 7.0.1 veya daha yeni sürümleri kullanan müşterilere ise şu komut önerilmektedir:

    set username-sensitivity disable

    Fortinet’e göre:

    “username-sensitivity devre dışı bırakıldığında, FortiGate ‘jsmith’, ‘JSmith’, ‘JSMITH’ gibi tüm kombinasyonları aynı kabul eder ve hatalı yapılandırılmış LDAP grup ayarlarına failover yapılmasını engeller.”

    Ek bir önlem olarak, gerekli değilse ikincil LDAP grubunun kaldırılması önerilmektedir. Bu, LDAP üzerinden kimlik doğrulamayı tamamen ortadan kaldıracağı için saldırı vektörünü baştan kapatır; kullanıcı adı yerel kayıtla birebir eşleşmezse kimlik doğrulama başarısız olur.

    Ancak, yeni yayımlanan rehber, saldırıların doğasıkapsamı veya başarılı olup olmadığı konusunda herhangi bir detay içermemektedir. Fortinet ayrıca, 2FA olmadan yönetici veya VPN kullanıcılarının doğrulandığına dair bir bulgu tespit edilmesi halinde, etkilenen müşterilere destek ekibiyle iletişime geçmelerini ve tüm kimlik bilgilerini sıfırlamalarını tavsiye etmektedir.

    GlobalProtect ve SonicWall Hedefte: 7.000+ IP ile Kimlik Bilgisi Odaklı Saldırı Dalgası

    Palo Alto GlobalProtect portallarını hedef alan oturum açma girişimleri ve SonicWall SonicOS API uç noktalarına yönelik tarama faaliyetleri başlatan yeni bir kampanya gözlemlendi.

    2 Aralık'ta başlayan bu faaliyet, kendi BGP ağını işleten ve bir barındırma sağlayıcısı olarak faaliyet gösteren Alman BT şirketi 3xK GmbH tarafından işletilen altyapıdaki 7.000'den fazla IP adresinden kaynaklandı.

    Saldırganlar başlangıçta GlobalProtect portallarını kaba kuvvet (bruteforce) ve oturum açma girişimleriyle hedef aldı, ardından SonicWall API uç noktalarını taramaya yöneldi.

    Araştırmacılar, bu ani artışın daha önce Eylül sonu ile Ekim ortası arasında kaydedilen tarama girişimlerinde gözlemlenen üç istemci parmak izini (client fingerprints) kullandığını belirtiyor.

    Analiz edilen göstergelere göre, her iki faaliyetin de aynı aktöre ait olduğu belirtilmektedir.

    Bu uç noktaları hedef alan kötü niyetli taramalar, genellikle güvenlik zafiyetlerini ve hatalı yapılandırmaları tespit etmek için yapılır.

    Bu nedenle, savunmacıların bu tür faaliyetlerle ilişkili IP'leri izlemeleri ve engellemeleri tavsiye edilmektedir.

    Ayrıca, kimlik doğrulama yüzeylerinin anormal hız/tekrarlanan başarısızlıklar açısından izlenmesi, yinelenen istemci parmak izlerinin takip edilmesi ve statik itibar listeleri yerine dinamik, bağlam duyarlı engelleme kullanılması önerilmektedir.

    Palo Alto Networks, GlobalProtect arayüzlerine yönelik artan taramalar tespit ettiğini söyledi ve bunun "bir yazılım zafiyetinin istismarı değil, kimlik bilgisi tabanlı saldırıları (credential-based attacks) temsil ettiğini" doğruladı.

    Palo Alto Networks, müşterilerine kimlik bilgilerinin kötüye kullanımına karşı korunmak için Çok Faktörlü Kimlik Doğrulamayı (MFA) zorunlu kılmalarını önermektedir.

    Ivanti EPM Alarmı: Kritik XSS Açığı Uzaktan Kod Çalıştırmaya Gidiyor

    Ivanti, Endpoint Manager (EPM) için dördü de güvenlik açığı olmak üzere yamalar yayımladığını duyurdu. Bu zafiyetler arasında, uzaktan kod çalıştırmaya (RCE) yol açabilen kritik seviyede bir zafiyet de bulunuyor.

    Söz konusu güvenlik açığı CVE-2025-10573 olarak takip ediliyor ve kimlik doğrulama gerektirmeden istismar edilebilen kalıcı (stored) bir XSS açığı olarak tanımlanıyor.

    Rapid7’nin Ağustos ayında keşfedip raporladığı bu kritik EPM açığı, saldırganların kötü amaçlı payload içeren cihaz tarama verileri göndermesine olanak tanıyor. Bu veriler işlendiğinde, web yönetim paneline gömülüyor.

    Şirketin açıklamasına göre, bir yönetici panel arayüzüne erişip cihaz bilgilerini görüntülediğinde, payload tetikleniyor ve istemci tarafında JavaScript çalıştırılıyor. Bu da saldırganın yöneticinin oturumunun kontrolünü ele geçirmesine imkan tanıyor.

    Bu açık, Ivanti EPM 2024 SU4 SR1 sürümü ile giderildi. Aynı sürüm, üç adet yüksek önem dereceli güvenlik zafiyetini de kapatıyor.

    İlk yüksek seviye zafiyet olan CVE-2025-13659dinamik olarak yönetilen kod kaynaklarının hatalı kontrolü olarak tanımlanıyor. Bu zafiyet, uzaktan ve kimlik doğrulama gerektirmeden saldırganların sunucuya rastgele dosya yazmasına olanak tanıyabilir.

    Ivanti’ye göre, bu zafiyetin başarılı şekilde istismar edilmesi RCE’ye yol açabilir, ancak kullanıcı etkileşimi gereklidir.

    İkinci yüksek seviye zafiyet CVE-2025-13661path traversal (dizin geçişi) zafiyetidir. Uzaktan istismar edilebilir ve hedeflenen dizin dışına rastgele dosya yazılmasına imkan tanır. Bu zafiyetin istismarı kimlik doğrulama gerektirir.

    Üçüncü yüksek seviye zafiyet ise, EPM’in yama yönetimi bileşeninde kriptografik imzaların hatalı doğrulanması olarak tanımlanıyor.

    CVE-2025-13662 olarak izlenen bu zafiyet, uzaktan ve kimlik doğrulama olmadan RCE elde edilmesine imkan tanıyabilir, ancak kullanıcı etkileşimi gerektirir.

    Ivanti, bu zafiyetlerden herhangi birinin şu ana kadar sahada aktif olarak istismar edildiğine dair bilgileri olmadığını belirtiyor. Kullanıcılara, Ivanti EPM’in en güncel sürümüne mümkün olan en kısa sürede yükseltme yapmaları tavsiye ediliyor.

    16 TB’lık Açık Veritabanı Felaketi: 4,3 Milyar Profesyonel Kayıt İfşa Oldu

    Güvenliği olmayan 16 TB’lık bir MongoDB veritabanı, ağırlıklı olarak LinkedIn benzeri verilerden oluşan yaklaşık 4,3 milyar profesyonel kaydı açığa çıkardı. Bu durum, büyük ölçekli ve yapay zeka destekli sosyal mühendislik saldırılarına imkan tanıyor. Veritabanı keşfedildikten 2 gün sonra güvenli hale getirildi. Bu süre zarfında veritabanına kimlerin eriştiğini bilmek mümkün değil.

    Veri setinde yer alan koleksiyonlar şunlar:

    • intent – 2.054.410.607 kayıt (604,76 GB)
    • profiles – 1.135.462.992 kayıt (5,85 TB)
    • unique_profiles – 732.412.172 kayıt (5,63 TB)
    • people – 169.061.357 kayıt (3,95 TB)
    • sitemap – 163.765.524 kayıt (20,22 GB)
    • companies – 17.302.088 kayıt (72,9 GB)
    • company_sitemap – 17.301.617 kayıt (3,76 GB)
    • address_cache – 8.126.667 kayıt (26,78 GB)
    • intent_archive – 2.073.723 kayıt (620 MB)

    En az üç koleksiyonyaklaşık iki milyara yakın kişisel kaydı açığa çıkardı. Bu veriler arasında isimler, e-posta adresleri, telefon numaraları, LinkedIn bağlantıları, iş unvanları, işverenler, iş geçmişi, eğitim bilgileri, konumlar, yetkinlikler, diller ve sosyal medya hesapları bulunuyor.

    “unique_profiles” veri seti tek başına görsel URL’leri de içeren 732 milyondan fazla kayıt barındırıyor. “people” koleksiyonu ise zenginleştirme metrikleri ve Apollo.io ekosistemiyle bağlantılı Apollo ID’lerini içeriyordu; Apollo’ya ait bir ihlale dair herhangi bir bulguya rastlanmadı.

    Sızdırılan veri setinin kime ait olduğu doğrulanamadı. Araştırmacılar, lead-generation (potansiyel müşteri üretimi) yapan bir şirkete işaret eden bazı ipuçları buldu. Sitemap kayıtlarında “/people” ve “/company” yollarının şirketin web sitesine bağlandığı görüldü. Şirket, 700 milyondan fazla profesyonele erişimi olduğunu iddia ediyor; bu rakam, ifşa edilen “unique_profiles” sayısıyla birebir örtüşüyor. Veritabanı, bildirimden birkaç gün sonra çevrimdışı oldu. Buna rağmen araştırmacılar kesin bir atıfta bulunmaktan kaçındı, zira şirketin kendisi de başka kaynaklardan kazınmış (scraped) olabilir.

    Bu sızıntı son derece tehlikeli, çünkü bu kadar büyük ve yapılandırılmış veri setlerioltalama (phishing), CEO dolandırıcılığı, kurumsal keşif (reconnaissance) ve büyük ölçekli yapay zeka destekli saldırılar için ideal bir zemin oluşturuyor. Milyarlarca kayıt, suçluların kişiselleştirilmiş dolandırıcılıkları otomatikleştirmesinehazırlık süresini kısaltmasına ve Fortune 500 çalışanları dahil yüksek değerli hedeflere odaklanmasına imkan tanıyor.

    2025 Ransomware Saldırıları Özeti

    2025 yılı, fidye yazılımı manzarasının sıradan bir siber suçtanulusal güvenlik ve küresel ekonomik istikrarı tehdit eden stratejik bir tehdide evrildiğini gösterdi. 2024’e göre saldırı sayıları %34 ila %50 arttı, Ocak–Eylül döneminde dünya genelinde 4.701 onaylanmış fidye yazılımı olayı kaydedildi, bu da bu tehdit türünün modern tarihinin en sürekli ve yıkıcı siber risklerinden biri olduğunu ortaya koyuyor.

    2025’te sıradışı bir trend ortaya çıktı: saldırı hacimleri rekor düzeylere ulaşırkenfidye ödeme oranları tarihsel olarak düşük seviyelere geriledi. Bu durum saldırı modeli üzerinde derin bir yapısal değişime yol açtı; fidye yazılımı suç ekonomisinin temel işleyişi, ödeme yapmayan kurum sayısının artmasıyla ciddi şekilde sarsıldı.

    Fidye Yazılımı Ekosisteminde Parçalanma ve Gelişen Taktikler

    2025’te büyük fidye yazılımı organizasyonları üzerindeki kolluk kuvveti baskıları, ekosistemde dramatik bir parçalanma ve merkeziyetsizlik yarattı. Büyük operasyonların faaliyetlerinin durmasıyla birlikte 45 yeni tehdit grubu gözlemlendi ve toplamda en az 85 aktif fidye yazılımı grubu tespit edildi. Bu beş yılın en yüksek seviyesi olarak dikkat çekiyor.

    Bu yayılma, saldırı taktiklerinde sofistike evrimler ile aynı zamana denk geldi: çift ve üçlü şantaj (double & triple extortion)yapay zeka destekli oltalama kampanyaları, bulut altyapısı ve operasyon teknolojisi sistemlerine yönelik hedefli istismarlar gibi karmaşık yöntemler yaygınlaştı.

    Kritik Sektörler Hedefte

    2025’te fidye yazılımı saldırılarının %50’si kritik altyapı sektörlerini hedef aldı: imalat, sağlık, enerji, ulaşım ve finans gibi hizmetler bu saldırıların yarısını oluşturdu. Bu da fidye yazılımını sadece finansal bir suç olmaktan çıkarıp endüstriyel operasyonları kesintiye uğratabilen, kamu güvenliğini tehdit eden bir araca dönüştürdü.

    Ransomware saldırı hacimleri hızla artarken, fidye ödeme oranları dramatik şekilde düşmeye devam etti. Artan yedekleme ve kurtarma yetenekleri, fidye ödemelerinin dosya kurtarmada garanti sağlamadığı farkındalığı ve daha güçlü siber güvenlik duruşları, birçok organizasyonun ödeme yerine kendi kurtarma süreçlerini tercih etmesine yol açtı.

    Bu eğilim, fidye yazılımı suç ekonomisinin varoluşsal bir krizle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Saldırganlar, her dolar için çok daha fazla çaba harcamak zorunda kalıyor; çünkü ödeme yapan kurban oranı dramatik şekilde azalmış durumda.

    Fidye Yazılımı Ekosistemindeki Öne Çıkan Gruplar

    2025’te fidye yazılımı sahnesi yeniden şekillendi:

    • Qilin, 701’den fazla kurbanla en aktif gruplardan biri olarak öne çıktı. Bu grup, çifte şantaj kullanarak şifreleme ve veri sızdırma tehditlerini birleştirdi.
    • Cl0p, sıfır-gün (zero-day) zafiyetleri yoğun şekilde kullanarak tedarik zinciri saldırılarında büyük etki yarattı ve yalnızca veri çalma üzerinden fidye stratejisi benimsedi.
    • LockBit, 5.0 sürümüyle yeniden dirildi ve birçok bölgede yeniden yaygın hale geldi.

    Bu aktörler, uzaktan erişim araçlarının kötüye kullanımı, eski yazılım zafiyetlerinin etkili istismarı ve yapay zeka destekli oltalama gibi çeşitli yöntemler kullanarak operasyonlarını sürdürdüler.

    Veri Sızdırma Siteleri: Psikolojik Baskı Aracı

    2025 boyunca aktif veri sızdırma sitelerinin sayısı rekor kırdı. Bu siteler, fidye taleplerine uymayan kurbanları çevrimiçi veri sızıntılarıyla yüzleştirerek baskı yaratmak için psikolojik savaş aracı haline geldi.

    2025 yılı, fidye yazılımının artık sadece dosya şifreleme ve ödeme talebi olmadığı; ulusal düzeyde operasyonel, ekonomik ve toplumsal güvenliği tehdit eden stratejik bir araç haline geldiğini gösterdi. Kritik sektörlerdeki artan saldırı hacimleri ve daha karmaşık taktikler, kurumların sadece teknik savunmalara değil, aynı zamanda stratejik direnç ve kapsamlı siber risk yönetimine odaklanması gerektiğini ortaya koydu.

    Ve Tüm Bu Siber Saldırılara Karşı
    TINA Çözümlerimiz;

    Bültenimizde yer alan haberlerdeki problemlerin temel çözümü olarak geliştirdiğimiz son teknolojimizle tanıştınız mı?


    Uzaktan erişim gereksinimlerinizin sonucunda ortaya çıkan risklerinizi sıfıra kadar indiren, ek bir güvenlik katmanı olarak esnek erişim kontrolünü sağlayan son ZTNA teknolojimizi tanımanızı isteriz.

    Bizi arayın: 0216 450 25 94
    [email protected]

    En son TINA teknolojimiz ile sunucularınızı, hatta firewall'unuzu dahi korumaya alan, en çok korktuğunuz tehditlere kökünden çözüm sunan çalışmalarımızı ve mevcut Advanced Threat Protection ürünlerimizi sizinle paylaşmamız için ONLINE TANITIM talebinizi buradan da başlatabilirsiniz.

    Popüler Yayınlar